24 Şubat 2014 Pazartesi

Sen Koy Adını..

Ne yapsam faydasız , biliyorum...
İki arada bir derede , çıkışı olmayan bir yerdeyim
Araf'ta mıyım , yoksa kalbinden taraf mıyım bilmiyorum
Sussam, aşınmaz duvarlar öreceğim aramıza
Konuşsam, sürükleyeceğim bizi aşkın en çıkmazlarına
Söyleyemem , biliyorum...
Yabancı merhabaların içimde açtığı derin boşlukları söyleyemem sana
Hiç bilmediğim kokunu içime çekebilmek için düşünmeden sana gelebileceğimi de...
Hakkında her şeyi bildiğimi,
Fedakarlık yapınca terk edildiğini,
Evini,kedini,köpeğini,anneni,adresini,
Neleri sevip neleri sevmediğini,
Fotoğraflarına haykırdığım aşkı hiçbir zaman gözlerinin içine bakıp söyleyemeyeceğimi
Biliyorum...
Bu yüzden hayaller kuruyorum çaresizce seninle ilgili
Mesela ilk öpüşmemizi,
Titreyen ellerimi , yaş döken gözlerimi,
Ezberlediğim yüzündeki izleri,
İlk sarılışını , sessizce yanıma sokuluşunu,
Beraber uyandığımız sabahları , saçma sebepli ilk kavgamızı...

Seviyorum hayallerimde olmanı,
Rüyalarımda bana sıkıca sarılmanı,
Acı verse de rüyaların sabahı, bile bile istiyorum geceleri bana uğramanı...



Simdi sen söyle bana
Seversin sen tek kelimelik cevapları
Ne sence bunun adı?
Yasak mı? Ceza mı?
Sana geç kalışımın adı;
Aşk mı yoksa Araf mı?

İmkansız..

Birbirine geç kalmışlık duygusu öldürür en çok da insanı..
Neye yanacağını , neye kızacağını bilemez çünkü..
Tek yapabildiği ; acı çekmektir.
Ölürcesine acı çekmek..




İmkansız aşktı bizimkisi..
Ne kavuşabiliyor ne de ayrılabiliyorum..
Öyle bir yerdeyim ki, ne gidebiliyor ne de geri dönebiliyorum..
Öyle bir aşk ki bu, iyileşmek için uyuduğum her gecenin sabahında daha da beter uyanıyorum..
Öyle bir anda giriyor ki yüreğimin en ücra köşesine , ölsem de sürünsem de çıkarıp atamıyorum..
Elinin tersiyle itse de beni,  acımdan mutluluklar yaratıp vazgeçmemek için çabalıyorum..
Yolun sonunda öleceğimi bilsem de yürüyorum..
Vazgeçmiyorum senden! Vazgeçemiyorum..
Nasıl vazgeçerim zaten bu kadar severken?
Kim layık olabilmiş ki böyle bir aşka, bu kadar acizken?
Vazgeçmem senden.. Vazgeçemem..
Nefesimsin artık..
Bedenimsin..
Benimsin..
Uzakta da olsan benimlesin..
Hasretiyle uyuyup rüyalarıyla uyandığım çocukluk hayalimsin..
Biliyorum imkansız..
Biliyorum hiçbir zaman olamayız seninle..
Çekip alamam seni kalbime..
Sevsen de, istesen de gelemezsin benimle..
Biliyorum..
Seni başkasına yazan, beni sensiz bırakan kadere isyanım..
Öyle bir ateş düştü ki , yanıyor duruyor sol yanım..
Ağlasam geçmiyor , istesem gitmiyor..
İsyanlarım çare değil artık sensizliğime..
Acı çeke çeke seveceğim , razı oldum kaderime..
Bir kez olsun değmeden gözlerin gözlerime, ölüp gideceğim..
Ama merak etme!
Ateşlerin en dibinde de yansam yine seni seveceğim..


Sevemez misin beni?

Sen varsan iyiyim Sevgili
Sen varsan yaşayabiliyorum
Sen varsan nefes alabiliyorum
Sen istersen gülebiliyorum
Sen yoksan her dakika, her saniye ölüyorum
Sormuyorsun hani , görmezden geliyorsun ya beni, eriyorum Sevgili..
Günden güne gözlerinin önünde eriyorum
Sormuyorsun..Umursamıyorsun..Görmezden geliyorsun
Bir kez olsun sorsaydın, ürkütmezdim seni
"Nasılsın?" deseydin , "İyiyim!" derdim
Sen bilmek istemesen de kalbimden geçenleri, ben yine de gülümserdim sana

Yeter ki sor Sevgili..
Yeter ki atma beni bir kenara
İtme beni , mahkum etme gözyaşlarıma
Bu kadar umursamaz olma, ne olur!
Bir şey söyle.
Kal ya da git de!
Ne gitmeme izin veriyorsun ne de tutuyorsun ellerimden
Nedir seni bu kadar düşündüren?
Gelsen yanıma,sevsen beni,öpsen,koklasan,içine soksan..
Çok mu zor?
Yapamaz mısın, sevemez misin beni?
Ya da ben mi yeterince sevemem seni? İncitir miyim? Yetmez miyim? Az mı gelirim sana?
Söyle yalvarırım! Yeter ki susma Sevgili!



Biliyorsun sen de, biliyorum..
Adını her duyduğumda deli gibi heyecanlandığımı,
Her özlediğimde fotoğraflarına baktığımı,
Sırf konuşmak için saçma sapan sorular hazırladığımı,
Bir mesajın ile tüm bedenimi ele geçirdiğini,
Sana yazarken ellerimin nasıl titrediğini,
Yanında olabilmek için neleri göze alabileceğimi..
Bir çağırsan koşa koşa geleceğimi..
Hepsini biliyorsun..
Biliyorsun ama..



İstemiyorsun...

Ve beni her gün biraz daha öldürüyorsun..

İyi Değilim Ben Bu Aralar..

İyi değilim ben bu aralar.
Benliğimden ayrılıp başka diyarlarda geziyorum.
Mantıklı olmayan şeyler yapıyorum.
Kendime bile itiraf edemediğim şeyler yaşıyorum.
Bazılarına iyilik, bazılarına kötülük yapıyorum.
Önce seviyor, sonra sövüyorum.
Kah ağlıyor , kah gülüyorum.
En kötüsü de bunu kendi kendime yasıyorum.
Hayatımda hiçbir olumsuz durum yokken kendimi depresyonların en dibine sokup sokup çıkarıyorum. En yakınımı kaybetmişim gibi ağlamak, sonra da ağladığım için  kendime kahkaha atarak gülmek istiyorum.

İyi değilim ben bu aralar.
Hiç iyi değilim.
Aklımı,mantığımı,beynimi,yüreğimi kemiren duygularla,olaylarla savaşıyorum.
Buna gücüm var mı bunu da bilmiyorum.
Şimdiye kadar çok şeyle savaştım, çok hayal kırıklığı yaşadım, çok insanla tanıştım ve herkes gibi çok yara aldım. Ama en önemlisi bırakmadım kendimi. Evet, belki sabahlara kadar ağladım ama umutsuz olduğumdan değil, bir sonraki güne daha güçlü uyanabilmek için ağladım.   Döktüm içimi yine böyle kağıtlara,sayfalara, öyle rahatladım.

İyi değilim ben bu aralar.
Yüzüme tokat gibi çarpan kelimelerle kurumaya çalışan yaralarımı daha çok kanatıyorum.
Belki istediğim için belki de bir daha yapmamak için.
Bilmiyorum. Ne yaptığımı, ne söylediğimi, ne hissettiğimi bilmiyorum.
Tek bildiğim salak bir çocuk gibi davrandığım.
Karşıdan bakıldığında nasıl göründüğümü çok iyi biliyorum.Kimsenin umurunda olmadığımı da.
Ama içimi açmak isteseler bilirler belki de ne kadar hassas bir kalbe sahip olduğumu.
Noktadan virgüle kadar her şeyi ince eleyip sık dokuduğumu.
Kırmamak için elimden geleni yaptığımı.
Güzel bir sözcük için kaç saat beklediğimi.
Beklediğimi, çok beklediğimi...


İyi değilim ben bu aralar.
Kimsenin bilmediği asla da bilmeyeceği şeyleri kendi kendime kapatmaya çalışırken ağlıyorum yine.
Görünmeyen gözyaşlarımla güçlü kalmak için savaşıyorum.
Acımın fotoğrafını çektim, aldım elime bakıyorum,konuşuyorum onunla.
Yardım et bana, ne olur!
Ya git ya da iyileştir beni.
Gel desem gelirsin ya hani..
Gel !
Kurtar beni bu sürüklediğin uçurumdan.
Nasıl göründüğüm umurumda değil.
Yeter ki gel !